baterİ
![Resim](/uploads/1/7/9/4/17942885/4772428.jpg)
_Bateri, Fransızca'dan gelmiş bir kelimedir. Vurmalı çalgılar takımına denir. Şarkılarda ritim tutmaya yarar.Çoğunluğun düşündüğü gibi bateri (davul) çok hızlı olmaktan ibaret değildir. Denge ve akıcılık gerekir. Düzenli olarak metronom ile çalışmalı ve single-stroke, double-stroke, paradidle, double paradidle, üçlemeler, altılamalar gibi el teknikleri, dörtlük ritmin üzerine dörtlük, sekizlik, onaltılık kick vuruşları gibi sağ ayak teknikleri (eğer twin pedal tercih edilirse sol ayak için de aynı egzersizler uygulanabilir), hi-hat ile dörtlük,sekizlik,onaltılık saymak gibi sol ayak teknikleri ve tabiki el-ayak kombinasyonları gibi teknikler üzerinde alıştırma yapılmalıdır. Bu müzik aleti müzik kulağı gerektirir. Fakat müzik kulağınız çok iyi değilse bu enstrümanı notalı bir şekilde de kullanabilirsiniz.Akustik davul üzerinde çalarken metal baget kullanılması birçok profesyonel müzisyen tarafından zararları nedeniyle önerilmez. Bu zararlar elbette ki ekipmana verilecek zarardır. Ancak eğer davulcu padde çalışacaksa normal bagetin yanında metal baget tavsiye edilir. Zira bu ağır bagetle çalışan davulcunun elleri ve bilekleri güçlenecek, daha sonra normal bagete geçtiğinde daha hızlı çalabilecektir.
GİTAR
![Resim](/uploads/1/7/9/4/17942885/9941894.jpg)
_Gitar, parmakla veya pena ile çalınan, esasen sekiz şekline benzeyen, yan kısımları oval, sap üzerinde ses perdeleri olan, telli bir çalgı türü. Gitarlar genelde altı tellidir ve farklı çeşitlerdeki ağaç türlerinden yapılabilirler. Gitar neredeyse her türlü müzik türünde kullanılan bir müzik aletidir
vuvzela
![Resim](/uploads/1/7/9/4/17942885/593282.jpg)
_
Vuvuzela bazen lepatata diye bazen de Güney Afrika Zurnası diye adlandırılan, Güney Afrika yöresine ait üflemeli bir çalgı, 61 cm boyunda ve 100 gram ağırlığındadır. Herhangi bir tuş veya tonlama deliği fonksiyonuna sahip olmayıp, sadece üfleyen kişinin ritmine bağlı olarak ses çıkarır.
Güçlü bir ciğer ve üfleme yeteneği isteyen Vuvuzela'nın çıkardığı ses sis düdüğü ya da fil sesine benzerdir. Sinek ve arı vızıltısına benzetenler de olmuştur. Vuvuzela toplu olarak çalındığında çıkarmış olduğu ses yaklaşık olarak 135 desibeldir.
Vuvuzela bazen lepatata diye bazen de Güney Afrika Zurnası diye adlandırılan, Güney Afrika yöresine ait üflemeli bir çalgı, 61 cm boyunda ve 100 gram ağırlığındadır. Herhangi bir tuş veya tonlama deliği fonksiyonuna sahip olmayıp, sadece üfleyen kişinin ritmine bağlı olarak ses çıkarır.
Güçlü bir ciğer ve üfleme yeteneği isteyen Vuvuzela'nın çıkardığı ses sis düdüğü ya da fil sesine benzerdir. Sinek ve arı vızıltısına benzetenler de olmuştur. Vuvuzela toplu olarak çalındığında çıkarmış olduğu ses yaklaşık olarak 135 desibeldir.
keman
![Resim](/uploads/1/7/9/4/17942885/8014725.jpg)
_
Keman, Viyola ve viyolonselin de bulunduğu violin ailesinin en küçük ve en yüksek tondan çalan üyesidir. Akord sesleri pesten tize sol, re, la, mi'dir.
Keman yayına arşe denir. Arşede yapay ya da gerçek at kılının yanı sıra ham misina olarak adlandırılan bir madde de kullanılabilir.
Almanca Geige, Fransızca Violon, İngilizce Violin, İtalyanca Violino dur. Uzunluğu 60 cm'dir. Yayla çalınan telli bir çalgıdır. Notası, ikinci çizgi Sol açkısı ile yazılır. Orkestralarda, genel olarak (Solo, I, II) üç partisi bulunur.Solo ve eşlik görevi verilir (özellikle bir solo çalgıdır). Hiçbir çalgıda olmayan ses rengiyle, çok zengin bir anlatım gücü vardır.
Keman, Viyola ve viyolonselin de bulunduğu violin ailesinin en küçük ve en yüksek tondan çalan üyesidir. Akord sesleri pesten tize sol, re, la, mi'dir.
Keman yayına arşe denir. Arşede yapay ya da gerçek at kılının yanı sıra ham misina olarak adlandırılan bir madde de kullanılabilir.
Almanca Geige, Fransızca Violon, İngilizce Violin, İtalyanca Violino dur. Uzunluğu 60 cm'dir. Yayla çalınan telli bir çalgıdır. Notası, ikinci çizgi Sol açkısı ile yazılır. Orkestralarda, genel olarak (Solo, I, II) üç partisi bulunur.Solo ve eşlik görevi verilir (özellikle bir solo çalgıdır). Hiçbir çalgıda olmayan ses rengiyle, çok zengin bir anlatım gücü vardır.
tulum
![Resim](/uploads/1/7/9/4/17942885/108555.jpeg)
Tüyleri temizlenmiş çebiç adı verilen oğlak derisinden delik yerleri bağlanıp, gövde bölümü elde edilir. Lazca guda Ön ayaklardan birine lülük, birine de nav takılarak yapılmaktadır. [6] Geleneksel olarak boynuzdan yapılan navlar günümüzde ahşaptır [7] ve içine yöresine göre zimbon (Trabzon), çimon/çibu (Rize)[8]adı verilen kamıştan yapılan komalı-pentatonik sipsi yerleştirilmektedir.[9] Lülükten dudula adlı ağızlıktan üflenerek şişirilen enstrumanda sıkışan hava nav içinde bulunan zimbona gelir ve burada parmaklar sayesinde istenilen ses elde edilir.Tulum Anadolu'nun kuzeydoğusunda Rize, Artvin, Gümüşhane, Ardahan ve Erzurum illerinde kullanılan nefesli bir halk çalgısının adıdır. Trakya bölgesi, Balkan yarımadası ve İskoçya'da kullanılan gaydadan en önemli farklı pes sesleri kontrol edebilen boruya sahip olmamasıdır._
kemençe
![Resim](/uploads/1/7/9/4/17942885/8080220.jpeg)
Kemençenin gövdesi dut, karadut, akçaağaç ardıç, ladin veya erik ağacından tamamen elde oyularak tip ve özelliklerine göre 3-15 gün içerisinde yapılmaktadır.[4] Özellikle Görele, Tirebolu, Espiye ,Vona Perşembe, Ordu, Fatsa, Ünye,Samsun Alaçam, Eynesil, Mesudiye, Akyazı, Vakfıkebir, Akçaabat, Tonya, Maçka, Sürmene'de süreklilik arzeden kemençe yapımcılığı genellikle babadan oğula geçmekte ve yapımcılar hiçbir resmi eğitim kurumunun formasyonundan geçmemektedirler. 19. yüzyıla dek bağırsak olan teller yerini metal olanlara bırakmıştır. Teller inceden kalına doğru zil, sağır ve bam olarak adlandırılmaktadır.Kemençe, Doğu Karadeniz bölgesinde yaygın olan ve rebap, keman türü yaylı çalgılarla akraba olduğu sanılan, bir yay yardımıyla çalınan üç telli geleneksel halk çalgısının adı olup, klasik kemençe ile karıştırılmasını önlemek amacıyla Karadeniz kemençesi ya da Laz kemençesi olarak da adlandırılmaktadır._
bağlama
![Resim](/uploads/1/7/9/4/17942885/7578597.jpg)
_
Bağlama ya da saz Türk Halk Müziğinde yaygın olarak kullanılan telli bir çalgı türüdür.
Yörelere ve boyutlarına göre değişik isimlerle tanınır. kopuz, cura, saz, çöğür, dombra, ikitelli, tanbura, tar, v.b.
Kullanılan tekniğe göre mızrap veya parmaklar ile çalınır. Parmaklarla çalma tekniğine şelpe ve dövme denir. Genellikle altta iki çelik ile bir sırma bam, ortada iki çelik ve üstte bir çelik ile bir sırma bam teli olmak üzere toplam 7 tellidir.Tezene ile çalınır.
Bağlama, kullanım amaçlarına göre farklı tür ve boylarda çalınmaktadır. Günümüzde genellikle aşağıdaki türlerle tanınır.
Bağlama ya da saz Türk Halk Müziğinde yaygın olarak kullanılan telli bir çalgı türüdür.
Yörelere ve boyutlarına göre değişik isimlerle tanınır. kopuz, cura, saz, çöğür, dombra, ikitelli, tanbura, tar, v.b.
Kullanılan tekniğe göre mızrap veya parmaklar ile çalınır. Parmaklarla çalma tekniğine şelpe ve dövme denir. Genellikle altta iki çelik ile bir sırma bam, ortada iki çelik ve üstte bir çelik ile bir sırma bam teli olmak üzere toplam 7 tellidir.Tezene ile çalınır.
Bağlama, kullanım amaçlarına göre farklı tür ve boylarda çalınmaktadır. Günümüzde genellikle aşağıdaki türlerle tanınır.
- Cura (en küçük boy)
- Çöğür (kısa kol bağlama)
- Kısa saplı bağlama (yakın zamanda geliştirilmiş bir bağlama türü)
- Tanbura (uzun kol bağlama)
- Divan sazı (büyük boy bağlama)
- Meydan sazı (en büyük boy bağlama, kullanılmamakta.)
uD
![Resim](/uploads/1/7/9/4/17942885/5864003.jpg)
Yaylı sazlarda olduğu gibi uzun da bir şekli var. Yapımdan önce malzemeyi şeçmek gerekir. Utdteknesi; ceviz, maun, erik, kayısı, akça ağaç, kiraz, ithal ağaçlardan magase, vengi, pelesenk gibi birçok ağaçtan yapılmaktadır. En önemlisi kemanda da olduğu gibi üst tabladır. Seste başarı elde edebilmek için tablanın yani göğsün kaliteli ve çok kuru ladin ağacından yapılması gerekir. Ancak güzel ve yumuşak bir ses elde etmek için tabla kalın olmamalıdır. Çünkü ses dalgaları utun teknesine aksederek tablaya yansıyarak titreşim sağlar. Utta ses tablasının yüzde yetmiş beş önemi vardır, buna uyulduğu takdirde güzel ses almak mümkün olacaktır.Ud, telli bir müzik aletidir. kelimenin aslı Arapça sarısabır veya ödağacı anlamındaki el-oud dan gelir. Baştaki el-
sözcüğünün, bazı dillerde olup bazılarında olmayan harf-i tarif
(belirgin tanım edatı) olduğunu bilen Türkler bu edatı atmış, geriye
kalan oud ('ayn, waw, dal) kelimesini de - gırtlak yapıları ayna uygun olmadığı için - "ut" şekline sokmuşlardır. Dillerinde tanım edatı olan batılılar, 11-13. yüzyıllar arasındaki Haçlı seferleri sırasında tanıyıp Avrupa'ya götürdükleri bu saza, fr:luth, en:lute, de:Laute, it:liuto, Alaut (İsp.), Luit (Dat.) gibi hep L ile başlayan isimler vermişlerdir. Hatta saz yapıcılığı anlamında kullanılan lütiye kelimesi de yine lütten yapılmadır (aslı Fransızca luthier)._
ARP
![Resim](/uploads/1/7/9/4/17942885/1461753.jpg)
.Arp, çoğunlukla Klasik Batı Müziğinde kullanılan telli bir müzik aletidir.
Arp, en eski telli çalgılardan biridir. Bir yayla ok atılırken gerilip bırakılan yay kirişi bir tınlama sesi çıkarır. Tek telli olan yaya değişik uzunluklarda teller ekleyip onların gerginlikleriyle oynayarak değişik sesler çıkarıldı. Sonraları sesi yükseltmeye elverişli bir gövde(tını kutusu) eklenince gerçek bir çalgı yapılmış oldu. Bunlardan geliştirilen ilk çalgılardan biri "lir" di. Yunanlılar ve Romalılar çok yaygın olarak kullandıkları liri Tanrı Apollon'un boş bir kaplumbağa kabuğuna teller takarak yaptığına inanıyorlardı. Orkestralarda kullanılan dik konuma tutulan arp, çağdaş orkestra çalgıları arasında telleri yalnızca parmakla çekilerek çalınan tek çalgıdır. Arpın 47 teli ve yedi pedalı vardır. Pedalların yardımıyla tellerin sesi değiştirilebilir. Bu pedallar üç ayrı konuma getirilebilir. Böylece bir nota diyez ve bemol olabilir. Notaları birbirinden ayırabilmek için notalara çeşitli renkler verilir; do telleri kırmızı, fa telleri ise siyah mavi veya koyu mavidir.
Arp, en eski telli çalgılardan biridir. Bir yayla ok atılırken gerilip bırakılan yay kirişi bir tınlama sesi çıkarır. Tek telli olan yaya değişik uzunluklarda teller ekleyip onların gerginlikleriyle oynayarak değişik sesler çıkarıldı. Sonraları sesi yükseltmeye elverişli bir gövde(tını kutusu) eklenince gerçek bir çalgı yapılmış oldu. Bunlardan geliştirilen ilk çalgılardan biri "lir" di. Yunanlılar ve Romalılar çok yaygın olarak kullandıkları liri Tanrı Apollon'un boş bir kaplumbağa kabuğuna teller takarak yaptığına inanıyorlardı. Orkestralarda kullanılan dik konuma tutulan arp, çağdaş orkestra çalgıları arasında telleri yalnızca parmakla çekilerek çalınan tek çalgıdır. Arpın 47 teli ve yedi pedalı vardır. Pedalların yardımıyla tellerin sesi değiştirilebilir. Bu pedallar üç ayrı konuma getirilebilir. Böylece bir nota diyez ve bemol olabilir. Notaları birbirinden ayırabilmek için notalara çeşitli renkler verilir; do telleri kırmızı, fa telleri ise siyah mavi veya koyu mavidir.
FLÜT
![Resim](/uploads/1/7/9/4/17942885/2984306.jpg)
_
Flüt, üç parçanın birleşiminden oluşan bir enstrümandır.
Günümüzde nikel, gümüş, altın gibi madenlerden yapılmaktadır. Fakat XX. yy.'lın başlarına kadar abanoz, nar gibi sert ağaçlardan yapılırdı. Metal olduğu halde tahta nefesli çalgılar grubu üyesidir. Bunun nedeni ses renginin tahta tınısı vermesi ve diğer tahta nefesliler ile iyi kaynaşması ve ses elde ediliş yönteminin tahta enstrümanlar gibi olmasındandır. Tahta flütün en önemli özelliği tatlı, yuvarlak ve olgun olmasıydı. Metal alaşımlardan yapılmaya başlamasıyla bu özelliklerini büyük ölçüde yitiren flüt daha çevik, ses niteliği yönünden ise parlaklık kazanmıştır. Özellikle ince sesler metalden yapılan flütlerde daha kolay ve güvenlidir.
Flüt, üç parçanın birleşiminden oluşan bir enstrümandır.
- Baş (ya da ağızlık)
- Gövde
- Kuyruk
Günümüzde nikel, gümüş, altın gibi madenlerden yapılmaktadır. Fakat XX. yy.'lın başlarına kadar abanoz, nar gibi sert ağaçlardan yapılırdı. Metal olduğu halde tahta nefesli çalgılar grubu üyesidir. Bunun nedeni ses renginin tahta tınısı vermesi ve diğer tahta nefesliler ile iyi kaynaşması ve ses elde ediliş yönteminin tahta enstrümanlar gibi olmasındandır. Tahta flütün en önemli özelliği tatlı, yuvarlak ve olgun olmasıydı. Metal alaşımlardan yapılmaya başlamasıyla bu özelliklerini büyük ölçüde yitiren flüt daha çevik, ses niteliği yönünden ise parlaklık kazanmıştır. Özellikle ince sesler metalden yapılan flütlerde daha kolay ve güvenlidir.
davul
![Resim](/uploads/1/7/9/4/17942885/4710244.jpg)
Davulun diğer adları; köbürge, küvgür, tuğ, tavul, tabıl (babl)dır. Davul çalanlara davulcu, tabilzen, tabbal gibi adlar verilirdi. VIII. yüzyılda 'köbürge', daha sonraları 'tuğ' ve XI. yüzyılda 'küvrüğ' adını almıştır.Davul, en yaygın vurmalı çalgılardan biridir ve dünyadaki hemen bütün halkların kültürlerinde yeri vardır. Yazılı tarihten çok önce Eski Mısırlıların, Asurluların ve Uzakdoğuluların davulu kullandıkları bilinmektedir. Bilinen en eski daalahelanı versinvulun neolitik çağda yapılmış olmasına karşın, insanın ritim duygusunun çok daha önce gelişmiş olduğu sanılmaktadır. Davul, bilinen en eski vurmalı çalgılardan biridir. Ahşap, maden ya da pişmiş topraktan silindirik bir gövdeye gerilen deriden oluşur. El ya da sopayla çalınır. Biçimi değişse de dünyanın heryerinde ve her toplumda kullanılan bir çalgıdır.__
theremin
![Resim](/uploads/1/7/9/4/17942885/8111948.jpg)
_
Teremin ilk elektronik ve çalarken temas gerekmeyen müzik aletidir. İsmini mucidi olan rus Profesör Leon Theremin den alır, 1928 de mucidi tarafından patenti de alınmıştır. Orijinal adı Termenvox veya Aetherphone dur, daha sonra ingilizceleşerek zamanla Theremin adını almıştır. Kontrolü iki metal anten arasında sağlanır, bu antenler aleti çalan kişinin ellerinin pozisyonunu algılarlar. Bir el ile titreşim dalgaları gönderilir diğer el ile de sesin şiddeti ayarlanır. Teremin ürkütücü sesler ile birleşik bir alettir. Elektrik sinyalleri Teremin uzerinde büyütülür ve bağlı olan hoparlörlere gönderilir.
Teremin sanat müziklerinde ve rock gibi popüler müziklerde de kullanılır.
Teremin ilk elektronik ve çalarken temas gerekmeyen müzik aletidir. İsmini mucidi olan rus Profesör Leon Theremin den alır, 1928 de mucidi tarafından patenti de alınmıştır. Orijinal adı Termenvox veya Aetherphone dur, daha sonra ingilizceleşerek zamanla Theremin adını almıştır. Kontrolü iki metal anten arasında sağlanır, bu antenler aleti çalan kişinin ellerinin pozisyonunu algılarlar. Bir el ile titreşim dalgaları gönderilir diğer el ile de sesin şiddeti ayarlanır. Teremin ürkütücü sesler ile birleşik bir alettir. Elektrik sinyalleri Teremin uzerinde büyütülür ve bağlı olan hoparlörlere gönderilir.
Teremin sanat müziklerinde ve rock gibi popüler müziklerde de kullanılır.
darbuka
![Resim](/uploads/1/7/9/4/17942885/3117830.jpg?181)
_
Darbuka veya dümbelek, özellikle Orta Doğu'da ve Balkanlarda kullanılan vurmalı bir çalgıdır.
Darbukada düm ve tek olarak adlandırılan iki ses vardır: İlk ses, ritmin temelini sağlar ve aletin ortasına vurularak sağlanır, ikinci ses daha çok süsleme ve doğaçlama için kullanılır. Darbuka aynı zamanda düğün nişan sünnet düğünlerinde kullanılan bir tür vurmalı çalgıdır.
Darbuka veya dümbelek, özellikle Orta Doğu'da ve Balkanlarda kullanılan vurmalı bir çalgıdır.
Darbukada düm ve tek olarak adlandırılan iki ses vardır: İlk ses, ritmin temelini sağlar ve aletin ortasına vurularak sağlanır, ikinci ses daha çok süsleme ve doğaçlama için kullanılır. Darbuka aynı zamanda düğün nişan sünnet düğünlerinde kullanılan bir tür vurmalı çalgıdır.